Prostat büyümesi hastalığı en yeni ve modern yöntemlerden biri olan Termoterapi tedavisi spinal ve genel anestezi yapılmadan ve hastanede yatış gerektirmeden 40 dakikalık bir işlemle tedavi ediliyor. Prostat büyümesi hastalığında en yeni ve modern yöntemlerden biri olan Termoterapi tedavisine başlandı. Tedavi hakkında bilgi veren Konya Hospital Üroloji Uzmanı Operatör Doktor Mehmet Ardıç, Termoterapi tedavisinin en dikkat çeken özelliğinin, hastaları ameliyat ve genel anestezinin getirdiği risklere sokmadan ve hastanede yatış gerektirmeden etkili bir tedavi olanağı sağlaması olduğunu söyledi. PROSTAT ŞİKÂYETLERİNİZİ ERTELEMEYİN! Prostatın, erkekte idrar kesesinin altında bulunan küçük bir salgı bezine verilen isim olduğunu belirten Mehmet Ardıç, “Normal prostat ağırlığı yaklaşık 18-20 gram kadardır. Prostat salgı bezi sadece erkeklerde bulunur. Mesane (idrar kesesi) altında idrar yolunu sarar durumdadır. Ayrıca, meni kanalı bu alanda idrar yoluna açılmaktadır” dedi.  Prostat bezinin 40 yaşın öncesinde çok nadiren kişide sıkıntıya neden olduğunu belirten Ardıç, “Ancak 60’lı yaşlarda erkeklerin yarısından fazlasında, 70’li yaşlarda ise yüzde 90’ında prostat büyümesi nedeniyle belirtiler kişilerin günlük yaşamını ve yaşam kalitesini etkilemektedir. İdrar kanalını saran prostat bezindeki bu büyüme idrar kanalına baskı yaparak idrar kanalında tıkanmaya ve idrarın rahat atılamamasına neden olmaktadır. Bu nedenle zamanla mesane kasında zorlanmaya bağlı olarak kalınlaşma ve hassaslaşma, en ufak bir uyarıda aşırı hisle tepki verme, başlamaktadır. Bu da mesanede bir miktar idrar birikse bile işeme hissi ile kendisini göstermeye başlar. Zamanla mesane kası yorulur, güçsüzleşir ve idrarın tam olarak boşaltılamaması ile idrar kesesinde idrar kalmaya başlar” diye konuştu. BELİRTİLERE DİKKAT! Prostatın belirtilerinden bahseden Mehmet Ardıç, “İdrar yapmak için bekleme, zorlanma varsa, İdrar tazyiki, akış gücü eskiye oranla azaldıysa, İdrarı yaparken, bitinceye kadar, kesik kesik işeme oluyorsa, İdrarını yaptıktan sonra hala daha idrar kesesinde idrar kalmış, tam boşalmamış hissi oluyorsa, Gece idrar yapmaya çoğu kez kalkıyorsanız,  Gün boyunca iki saatte ya da daha sık idrara çıkmak gereksinimi duyuyorsanız, İdrar yapma isteği geldiğinde, tutamama hissi, tuvalete zor yetişme, sıkıştırma sorunu yaşıyorsanız mutlaka Üroloji hekimine başvurmalısınız” diye konuştu. İLAÇLARDAN SONRA ŞİKÂYET DEVAM EDİYORSA DİKKAT! Ardıç, “Kullandığınız ilaçlar prostat ve mesane boynunda ki düz kasları genişleterek işeme şikâyetlerinizde düzelme sağlar. İlaç kullanmanız prostatın size vereceği zararları kesin olarak korumaz. Şikayetleriniz devam ediyorsa; “Mesane kasları genişlemesine bağlı mesanede genişlemeler, ”Mesane de idrar kalmasına bağlı damlama tarzında idrar kaçırmalar, idrar yolu enfeksiyonları, kanamalar, mesane taşları, üst üriner sistem dediğimiz böbreğin idrar atmasında zorlanmaya bağlı, ağrı-üre yüksekliği hatta diyaliz, Hiç idrar yapamama durumu ile sonda takılması görülebilir” şeklinde konuştu. Şikayet sonrası tedavilerin günümüzde standart TUR-P yöntemi ile spinal ya da genel anestezi ile yapıldığını ifade eden Ardıç, “Dünyanın önerdiği altın standart yöntem olan Bİ-Polan TUR-P en üst versiyon cihaz ile Konya Hospital’de yapılmaktadır. Bu yöntemde anestezi sonrası hasta en az 1 gün hastanede yatmakta sonda en az 3-4 gün kalmaktadır” dedi. KONYA’DA İLK VE TEK Konya Hospital bünyesinde Konya’da ilk ve tek olarak uygulanan Termoterapi yöntemiyle ilgili bilgiler veren Mehmet Ardıç, “İdrar yolundan prostat içine sondaya benzer bir kateter yerleştirilip lokal anestezi yapıldıktan sonra aynı kateterden cihazın ürettiği enerjiyi oldukça güvenli bir şekilde prostatın içine vererek ortalama 60 dakikalık bir işlem uygulanmaktadır. Poliklinik şartlarında dahi yapılabilen bu işlem hastada hiçbir tedirginlik yaratmamaktadır. Ayrıca diğer cerrahi tedavilerden farklı olarak hasta işlem sonrası idrarını yapabilmektedir. İşlem sonu reçetesi verilerek hasta evine gidebilmektedir” diye konuştu. TERMOTERAPİNİN AVANTAJLARI “Termoterapinin en önemli avantajı genel anestezi ve spinal anestezi gerektirmeden lokal anestezi ile yapılabilmesidir” diyen Ardıç, “Yan etkisi yok denecek kadar azdır. Dolayışı ile yaşlı, kalp hastalığı, alzheimer, felç, gibi yüksek riskli hastalığı olan ayrıca antikoagülan kullanan ve kanama riski olan daimi sonda takılan hastalar için mükemmel bir yöntemdir. Ayrıca ameliyattan korkan daha genç risksiz hastalar içinde mükemmel bir alternatif tedavi yöntemidir. Çünkü yan etkisi oldukça düşüktür. Kronik  prostatit denilen prostat ittihabında da başarıyla uygulanan bir yöntemdir” ifadelerini kullandı.